Giriş


Evrim teorilerinin ortaya atıldığı zamanlardan bu yana ilim dünyasında çok şey değişti. O zamanlar, canlı vücutlarındaki farklılıkların, organlar sayesinde tesadüfen meydana gelen ve milyonlarca yıl boyunca birbiri üzerine eklenen küçük değişmelerle cereyan ettiği, fazla itirazla karşılaşmaksızın ileri sürülebiliyordu. Bugün ise canlı vücudundaki en küçük bir değişmenin bile organlar değil, molekül seviyesinden başlamak üzere son derece ince, karmaşık, programlı ve hataya tahammülü olmayan farklılaşmaları icab ettirdiği çok iyi bilinmektedir. Bu değişmelerin ihtimal nisbeti matematik hesaplara vurulduğunda, evrim iddialarının, eski devirlerde hakim olan 'güneşin dünya etrafında döndüğü' inanışından çok daha fazla tebessümü davet edici bir spekülasyondan ibaret olduğu aşikar hal almaktadır.

Ziyaret ettiğiniz bu site/blog, evrim teorileri üzerine yazılmış diğer siteler/kitaplardan farkı, konuyu teferruatta değil, temelde ele alışından gelmektedir. Evrimcilerin güneşi minder dışına taşımak istemelerine aldanmaksızın, teorinin temeline dikkatli bir göz atarsak, bu temel üzerine hiçbir iddianın kurulamayacağı tereddütsüz anlaşılır. Ve evrim teorisinin, ilmi bir teorinin bütün vasıflarından mahrum olduğu ve tamamen ideolojik bir mahiyet taşıdığı ortaya çıkar. 

Mesele bu kadar açıksa, evrim iddialarının bazı çevrelerde neden hala rağbet görebildiği, okullarımızda Darwin'in evrim teorisinin neden ilmi bir gerçek şeklinde belirtildiği soruları da akla gelebilir. Kitapla, evrim teorisinin mahiyetinden başka, bu ve benzeri sorulara da cevap getirilmektedir.